E-mailime gelmis bir kitap önerisi.Sizinle paylasmak istedim verdikleri örnek hikayeyi.
Bana gelen maili kopyalıyorum size aynen
Kitabın arka kapağında kitabın amacını bir nevi açıklayan bir yazı var:
Acı deneyimlere yol açan pek çok sorunun kökeninde,insanların birbirini gerçekten duymaması,duyamaması yatmaktadır.Çünkü sadece söylenen ‘söylenen’ sözcükleri duymak,sözcüklerin ardındaki duygu dolu mesajları alamamak,yanıtların da yüzeyde kalmasına yol açar;bu durum ise iletişimin engellenmesi anlamına gelir.
Önem verdiğimiz insanlarla ilişkilerimizin onarılmaz yaralar almasını engellemenin tek yolu,doğru iletişim kurmayı bilmektir.Doğru iletişim kurmanın yolları öğrenilebilir.
İşte,Leyla Navaro’nun bu kitabı,sevdiklerimizi ve önemsediklerimizi gerçekten duyup kendimizi de daha içten bir biçimde duyurabilmemiz yolunda,bize önemli ipuçları vermektedir.
Gerçek yaşamdan örneklerle ve çizimlerle desteklenmiş bir kitap.
Okuduğunuzda kendinizi sorgulayacak ve kendi davranış ve tavırlarınızı bulacaksınız.
Kitapta çok yararlı bulduğum öneriler var.
Bu kitabı özellikle anne ve babalara ve öğretmenlere öneriyorum.
Kitaptan bir alıntı:
İyi niyetle...
İyi niyetle...
“İyi niyetli ve yardımsever bir arkadaşımla bir gün doğada gezinirken,kozasından çıkmaya çabalayan bir kelebek gördük.Kelebek kozanın lifleri arasından sıyrılmaya çalışmaktaydı.Yardımsever arkadaşım hemen kelebeğin imdadına koştu.Dikkatlice kozanın liflerini sıyırdı,kozayı araladı ve kelebeğin fazla çabalamadan kozadan çıkmasını sağladı.Ancak kelebek kozadan kolaylıkla çıktıysa da,biraz çırpındı ve uçamadı.Yardımsever arkadaşımın göz ardı ettiği gerçek şuydu:Kanatlar ancak kozadan çıkma çabalarıyla güçlenir ve uçuşa hazırlanır.Kelebek kendini kurtarma çabalarıyla aslında kaslarını geliştirmekte,kendini ayakta tutacak,güçlü kılacak,uçmaya hazırlayacak hareketleri çabalarıyla öğrenmekteydi.Yardımsever arkadaşım,işini kolaylaştırarak kelebeğin güçlenmesine engel olmuştu.Kelebek hiçbir zaman özgürlüğü tanımadı,hiçbir zaman gerçekten yaşayamadı.”
......
En iyi niyet,yardımseverlik ve aşırı koruyuculukla gösterdiğimiz sevgi,çocuklarımızın gelişmesine ne derece yardımcı oluyor?Gerçek sevgi çocuğun her şeyini kolaylaştırmak mı,yoksa çabalarına saygı göstererek gelişmesine,hayata hazırlanmasına ve sürekli, bize güveneceğine,kendine güvenmesine olanak sağlamak mıdır?
güvenmesine olanak sağlamak mıdır?
Hepinize sevgilerimle..