Başkanı yok, teknik direktörü yok.
Başkanın kim olacağı belli değil. Teknik direktörü de öyle. Kim ve ne zaman gelecek bilen yok.
Dolayısıyla transferinde de dal kıpırdamıyor…
Kalkmışlar kombine bilet satıyorlar…
Olur mu böyle bir şey?
Kombine satmak için önce gündem oluşturacaksınız.
İşe transferle başlayacak, yurt dışından birilerini çağıracaksınız.
Sonra yönetimin yarısının haberi olmadığı için kavgalar başlayacak.
Hemen basın toplantısı yaparak yalanlayacaksınız.
Ve o basın toplantısı dağılmadan birilerinin istifa haberi gelecek… Ona bir başka yalanlama uyduracaksınız… Böylece gündem oluşacak, hadi beyler buyurun kombineye diyeceksiniz… Bakın siz o zaman satışa… Anlamadım! Denediler olmadı mı? Hadi canım nasıl olmaz!
Peki öbür mahalleden gelen haberler… Hani başkanı kahretti yurt dışına gitti, teknik direktörü yok, hiçbir oyuncuyla bırakın transferi, ciddi görüşmesi olmayan takımın durumu nasıl? Onların kombineleri ne alemde?.. Ne susuyorsunuz ki… Burada biz, bize sohbet ediyoruz.
Merak ettim, hani şu başkanı antrenörü olmayan takımın kombine satışlarını. Hadi canım sıkılmayın söyleyin işte…
Evet, 25 Mayıs 2006 tarihi itibariyle satılan kombine bilet sayısı 24 bin 500… Efendim, ne demiştiniz, anlayamadım. 24 bin 500 kombine bilet mi satılmış… Hadi canım sallamayın… Bu sayı Galatasaray’ın 23 bin kişi kapasiteli Ali Sami Yen’den fazla değil mi?.. Ayıp olmuyor mu?
Durun daha bu bir şey mi, o mahallenin hedefi 35 bin kombine… Yapmayın beyler, İstanbul’da sadece sizin renkleriniz yaşamıyor… Aylardır sevgisi ve taraftarı azaldı diye zil takım oynayanlar var. Onların halini düşünmelisiniz… Bu satış gerçekleşirse Beşiktaş’ın 32 bin 500 kişilik İnönü Stadı da sollanacak… Ama hakikaten ayıp oluyor!..
Acaba bu işte bir yanlışlık olmasın… Yoksa birileri biletleri sayı kabarık görünsün diye toptan mı alıyor?.. Kusura bakmayın ama körle yatan şaşı kalkar derler ya, bende aylardır seveni, taraftarı azaldı denilen bir takımın böylesine kabarık kombine satışı karşısında biraz sıyırdım herhalde… Kolay değil sağımda, solumda o kadar çok değer ve işlev kaybına uğrayanlar var ki… Gerçekten kendi kafamda yeni ürünler var etmekte zorlanıyorum.
O renklere olan sevgi ve taraftar azalmasını yazanların ve konuşanların arasında duayenlerimiz diye önlerinde ceketimi düğmelediğim insanlarda vardı… Bunlar yalan söyleyecek değil ya… Koca koca adamlar, koltukları büyük, makamları yüksek olan bu insanların hepsimi yanıldı… Hala bu işte bir yanlışlık var diye düşünüyorum… Şampiyon takımın kombineleri elde kalırken, öteki mahallede gişe rekoru kırılması hakikaten garip. Veya büyüklerimiz, usta dediklerimiz başkalarını sevgisiz ve sevimsiz göstererek bizleri uyutuyor… Ne dediniz?.. Anlamadım… Bunu yapanların kendi sevimsizlikleri ortada mı? Estağfurullah, ne haddimize söz sahibini bağlar… Ama merdiveni yanlış duvara dayamaya çalışanları bundan sonra daha iyi tanımalıyız.
Az kaldı unutuyorduk.
Bu kombine satışında hem Galatasaray’ı hem de Beşiktaş’ı katlayan takımın adı neydi?
Efendim, kusura bakmayın yine anlayamadım. Lütfen biraz yüksek sesle… Ne kutsal ittifakı… Açık açık söyleyin… Bunda ayıp olacak bir şey yok ki… Bunlara benzemez bu ülkede ne ayıplar oluyor… Ne adını telaffuz edemiyor musunuz, ıkının biraz… O isim hep zorlar ve çoklarını rahatsız eder.… Hiç olmazsa adını heceleyin bari… Bahçe de fener mi… Anladım efendim… Fenerbahçe demek istediniz herhalde…