1. Sayfa - Toplam 2 Sayfa var 12 SonuncuSonuncu
Toplam 16 sonuçtan 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
  1. #1
    Üyelik Tarihi
    13 Ocak 2009
    Bulunduğu Yer
    İstanbul/Anadolu yakası
    Mesaj
    2.379

    Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    "Çocuğa ne kadar çok değerli bir insan muamelesi yapılırsa o kadar değerli bir kişi gibi davranır. Ama bu demek değildir ki çocuğun her istediği yapılmalıdır"

    Çocuk eğitimi ve dil gelişimi konusunda ABD ve Japonya’da çalışmalar yürüten Yasemin Yusufoff, ABD başta olmak üzere bir çok ülkede uygulanan "pozitif disiplin" yöntemiyle çocuklarda sağlıklı bir gelişim sağlanabileceğini bildirdi.


    Yusufoff, "Çocuğa ne kadar çok değerli bir insan muamelesi yapılırsa o kadar değerli bir kişi gibi davranır. Ama bu demek değildir ki çocuğun her istediği yapılmalıdır" dedi.
    Yasemin Yusufoff, çocuğa kötü davranmanın ve sözlü ya da fiziksel şiddet uygulamanın gelişimini ve ilerideki başarısını negatif şekilde etkilediğini söyledi.


    Çocuğa sabırlı, destekleyici ve pozitif bir şekilde yaklaşmanın ise gelişimini ve ilerideki başarısını pozitif şekilde etkilediğini bildiren Yusufoff, bunun için ABD’de "Pozitif Disiplin" adı verilen ebeveynlere yönelik bir eğitim modeli uygulandığını belirtti.


    Çocuklara yalan söylemek, korkutmak, bağırmak, kötü davranmak, dövmek, duygularını incitmek, kandırmak, cezalandırmak, zorla yemek yedirmek ya da uyutmak, uzun süre susmalarını istemek, onları terk etmek ya da evden atmakla tehdit etmenin çocukların eğitiminde başvurulan büyük yanlışlar olduğuna işaret eden Yusufoff, şu uyarıları dile getirdi.


    "Birçok anne-baba çocuklarını yetiştirmek için kendi çocukluk deneyimlerini kullanır. Anne-babalarında, çevresindeki ailelerle arkadaşlarında gördükleri modelleri uygularlar. Çocuğun davranışlarının yönetimi, iş ve sorumlulukların çocuklara yüklenme şekilleri aileden aileye farklılık gösterir.


    Çocuklar nasıl davranacaklarını kendilerine bakan yetişkinleri izleyerek, dinleyerek ve onlarla konuşarak öğrenir. Davranışlarında yetişkinlerin sırf kendilerine yönelik davranışlarını değil, başkalarına karşı davranışlarını da temel alırlar."
    Çocukların değerlerini söylenenlerden daha çok uygulamalardaki gözlemlerine göre oluşturduklarını ifade eden Yusufoff, bu nedenle ebeveynlik eğitiminin çok önemli olduğunu söyledi.


    Bütün çocukların güvenli, oturmuş, sevgi dolu ortamlara ihtiyaç duyduklarını anlatan Yusufoff, şöyle devam etti: "Çocuğa ne kadar çok değerli bir insan muamelesi yapılırsa o kadar değerli bir kişi gibi davranır. Ama bu demek değildir ki çocuğun her istediği yapılmalıdır. İşin ilginç tarafı, aile yönetimini ele geçirmiş çocuklar da çok problemli olur. Anne-babaların çocukla güçlü bir bağının olması çok önemlidir.


    Anne ve babasını seven çocuk, onları mutlu etmek ister. Ebeveynleri ile kötü ilişkisi olan bir çocuk, onların isteklerini önemsemez, davranışlarını düzeltmez."
    Yusufoff, kızgınlık ya da kırgınlık gibi negatif duygular yaşayan çocukların sakinleştirilmesi için şu yöntemlere başvurulmasını önerdi:

    • Çocuğunuzla yumuşak ve nazik bir ses tonuyla konuşun.
    • Çocuğunuza bir stres topu ya da çekiştirebileceği bir oyuncak verin.
    • Çocuğunuza sakız verin. Sakız çiğnemenin sakinleştirici bir etkisi vardır.
    • Çocuğunuza emebileceği bir şeker ya da lolipop verin. Emmek de sakinleştirir.
    • Yavaş ve derin soluk alıp vermesini söyleyin.
    • Çocuğunuza sakinleşme tekniğini öğretin. Öfkelenince 1-2 saniye dursun, güzel şeyler düşünsün ve 3’e kadar saysın. Sakinleşip soruna çözüm bulunca tekrar iletişime geçsin."


    Çocuk yaramazlık yaptığında sinirlenen düzgün düşünemeyen ebeveynlerin doğru kararlar veremediğini, bunun da çocuğun davranışını daha kötü etkilediğini belirterek, böyle bir durumda öfke nöbeti yaşayan ebeveynlere de şu önerilerde bulundu:

    • Bir bardak su için. Beyindeki kortizol seviyelerini düşürmüş olursunuz. Bu sakinleşmenizin en hızlı yoludur.
    • Yabancı dilde 10’a kadar sayın ya da en sevdiğiniz yemekleri düşünün.
    • Kuzenlerinizin isimlerini ya da gitmek istediğiniz yerleri sayın. O anda sizi ne rahatsız ediyorsa, ona odaklanmamak için beyninizi farklı bir amaçla çalıştıracak bir şeyler düşünün.
    • Sakin bir odaya gidin, biraz sakinleşmek için orada kalın.
    • Çocuğunuz küçük ise ilk önce emniyetli bir yere yerleştirin. Daha büyük çocuğunuz yanınıza gelmek istiyorsa biraz sakinleşmek için zamana ihtiyacınız olduğunu söyleyin.
    • Sizi sakinleştirecek bir şeyler yapın. Çay için, müzik açın, kitap okuyun, arkadaşınızı ya da eşinizi arayın.
    • En sevdiğiniz yeri hayal edin.
    • Çocuğunuzun en iyi taraflarını hatırlayın.
    • Dışarı çıkıp biraz hava alın.
    • Bağırmak istiyorsanız, başka odaya gidip bağırın. Duvarlara bağırmak çocuklarınıza bağırmaktan iyidir. Ayrıca düşünün, sizi bu kadar sinirlendiren gerçekten çocuğunuz mu yoksa başka bir şey mi?"


    "Acı vermeden yanlışını söyleyin"

    Çocuklara kötü davranmanın çocuklardaki fiziksel, psikolojik ve davranışsal zararları hakkında çok sayıda araştırma yapıldığına işaret eden Yusufoff, Amerikan Padiatri Birliği’nin, "çocuğa fiziksel ya da duygusal acı verecek her türlü cezalandırma şeklinden uzak durmayı" önerdiğini söyledi.


    Yusufoff, "Çocuğunuz yanlış bir şey yaptığında bunu ona bildirmeniz gerekir ama bu acı vermek yoluyla yapılmamalıdır. Çocuk kaç yaşında olursa olsun, her türlü fiziksel cezalandırma ya da bağırmaktan kaçınılmalıdır, çünkü bunlar fayda yerine zarar verir" dedi.
    Çocuğa fiziksel ceza uygulandığında etkisinin hemen görülmesi ve problemin hallolmuş gibi gözükmesine rağmen, bunun tam tersi sonuçlar doğurduğunu ifade eden Yusufoff, "Oysa çok büyük bir ihtimalle problem tekrarlanacak, bu sefer aynı dozda fiziksel ceza işe yaramayacağı için şiddet artırılmak zorunda kalınacaktır. Sonunda ’anne bana şununla vur’ diye size terlik getirecek, fiziksel suiistimal boyutuna getirdiğiniz bir ilişki oluşacaktır" şeklinde konuştu.


    Aileleri tarafından kötü davranılan çocukların sosyalleşme yetenekleri, duygu ve dürtü yönetimleri ve en önemlisi öz benlik tanımlarının bozulduğunu vurgulayan Yusufoff, zaman içinde bu çocukların ciddi uyum ve öğrenim sorunları yaşamaya başladıklarını, ayrıca bu çocuklarda akranlarıyla problemler, akademik başarısızlık, ağır depresyon, madde bağımlılığı ve suça yatkınlık da görüldüğünü söyledi.


    Ebeveynlerin çocuklarıyla alay etmeleri, küçük düşürme, korkutma ve tersleme gibi alçaltıcı türden mesajlar vermelerinin kendine güven eksikliğine, yüksek endişe düzeyine ve hatta intihara bile varan "aşırı psikolojik acı"dan kaçma girişimlerine sebep olabileceğini kaydeden Yusufoff, şu uyarılarda bulundu:


    "Kötü muameleye maruz kalmış çocuklar, okulda ciddi disiplin problemleri ile karşı karşıya kalırlar. Uyumsuzlukları, isteksizlikleri, ve bilişsel yetersizlikleri akademik başarılarını etkiler ve daha sonraları hayatta başarılı olmalarını zora sokar. Aynı zamanda, bulundukları ortamdaki sosyal işaretleri yanlış değerlendirirler ve istedikleri olmayınca düşünmeden ani ve olgunlaşmamış tepkiler gösterirler. Bu tür davranışlar diğer çocukların onlardan uzak durmasına sebep olur. Bu da doğal olarak negatif bir kısır döngü oluşturarak sosyalleşmelerini daha da yavaşlatır. Zamanla dışlanan çocuk, hissettiği acıyı kendisine doğru çevirir. Bu da onu üzgün ya da kendinden nefret eder bir hale dönüştürür ya da acıyı dışa doğru yönlendirir. Bu durumda agresif ve hatta suça yatkın davranışlar sergiler. Eğer müdahale edilmezse, bu tür çocuklar genellikle marjinal çocuklarla arkadaşlık eder."


    Yusufoff, çocuklara yönelik olumsuz davranışların yol açtığı sorunlara ilişkin yapılan araştırmalarla ilgili de şu bilgileri verdi:

    • Fiziksel cezalandırma (dayak, darbe gibi) ne kadar fazlaysa çocukta görünen psikiyatrik bulguların seviyesi o kadar fazladır ve yetişkin olarak genel durumları o kadar kötüdür.
    • Fiziksel istismara uğramış çocuklar, okulda ağır ve yaygın akademik ve sosyo-duygusal sorunlar yaşar. Sağlıklı olanlara göre, başarmak istedikleri meslekler için daha az çaba gösterirler ve başarma hevesleri daha azdır. Akranlarıyla iletişimde bulunmak için daha az pozitif adım atar ve daha fazla negatif davranışta bulunur. Öğretmenler genellikle istismara uğramış çocuklarda davranış bozukluğu gözlemler.
    • Küçük yaşta suiistimal, mahrumiyet, ihmal, fakirlik ve travma gibi sıkıntılar yaşayan çocuklarda, ileri yaşlarda davranışsal, duygusal ve sosyal problemler yaşama riski artar.
    Çocuklara fiziksel ceza vermenin, "Daha büyük biri, daha küçük birine güç ile istediğini yaptırabilir, kızgın ya da öfkeli olmak güç kullanmayı haklı kılar" şeklinde yanlış izlenimler doğurduğunu anlatan Yusufoff, "Böyle bir çocuğun kafasında sevgi ile şiddet arasında bir ilişki kurulur. Çocuklar ne kadar fiziksel şiddete uğrarsa, yetişkin olunca o kadar sinirli olurlar, kendi çocuklarına şiddet uygularlar, evliliklerinde problem olduğunda eşlerine karşı şiddet kullanmaktan kaçınmazlar ve şiddet kullanımını onaylarlar" diye konuştu.

  2. Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    Guzel bir paylasim, tesekkurler.

  3. #3
    Üyelik Tarihi
    10 Ekim 2006
    Bulunduğu Yer
    İstanbul / Erenköy
    Mesaj
    2.356

    Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    Teşekkürler

  4. Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    cok guzel bir yazi. tam da benim düsündügüm gibi. tabi her zaman uygulayamiyorum ama bunu uygulamaya cok calisiyorum..

    gecen hafta aslinda tam da bu tarzda düsünceler icindeydim.

    cünkü Leo'nun buradaki tenis ögretmeni ile Alibey'deki ögretmeni arasindaki egitim farki hakkinda hangisi daha iyi diye kafamda bir karsilastirma yaptim.

    Alibey'deki hep ödüllendiriyor iyi yanlarini söylüyordu, kendine güvenini ve tenise sevgisini artiriyordu. Buradaki ise bazen 3-4 deneme basarisizsa bu hatalarini öne cikariyor..

    Ben eskinden olsa ikincisi daha iyi ilki cocuga bilmediklerini gösteremiyor derdim. Ama simdi ilkinin egitim icin daha yararli oldugunu düsünmeye basladim. Cocuk bilmediklerinin hemen gözüne sokulmasi gerekmiyor ki! O bildiklerine yogunlasssin, neyi bildigini görsün ve o yolda devam etsin. Bilmediklerini sabirla calistiriran hoca elbet bir gün ögretebilir diyorum

  5. #5
    Üyelik Tarihi
    13 Ocak 2009
    Bulunduğu Yer
    İstanbul/Anadolu yakası
    Mesaj
    2.379

    Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    +1

    Cocuk bilmediklerinin hemen gözüne sokulmasi gerekmiyor ki! O bildiklerine yogunlasssin, neyi bildigini görsün ve o yolda devam etsin.

  6. #6
    Üyelik Tarihi
    29 Ağustos 2003
    Bulunduğu Yer
    İstanbul
    Mesaj
    11.687

    Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    Güzel bir yazı teşekkürler

    genelde uygulamaya çalışsam da bazen sabrımın taştığı olmuyor değil, bir şekilde telafi edebildiğimizi düşünüyorum. Pazar günü oğlum sıkıca sarılıp "ben çok şanslıyım, iyi ki benim annem babamsınız "dedi.

    Çok ama çok mutlu oldum



    kız biraz aceleci, herşeyi her an olsun istiyor, beklemeye tahammülü yok, kime çektiyse artık
    o yüzden biraz çatışmalarımız oluyor

    geçenlerde bana sesleniyor ;
    anneeeee
    anneeee
    geliyorum kızım mutfaktayım, işim bitsin geliyorum

    anneeeee
    anneeeeeeee duy beni

    duydum kızım efendim,

    şey ben resim yapmak istiyorum


  7. Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    Cok dogru tepkiler ne kadar olumlu olursa cocukta o kadar olumlu tepki veriyor. Gerci sadece cocuklarda degil butun iliskilerde gecerlidir bu.
    Bunun farkikndayim ama her daim uygulamayamiyorum maalesef, hele zamanin kisitli oldugu durumlarda iyice aceleci ve oylesine ozensiz davraniyor insan.

  8. #8
    Üyelik Tarihi
    29 Ağustos 2003
    Bulunduğu Yer
    İstanbul
    Mesaj
    11.687

    Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    Ya ben bu sıra bir şey deniyorum özellikle oğlumda ani sinirlenmeler oluyor, genelde de kızım yüzünden oluyor o da ayrı mesele
    seni seviyorum dediğimde, bir duruyor, sonra da gülüp sarılıyor ciddi işe yarıyor

  9. #9
    Üyelik Tarihi
    31 Ocak 2003
    Bulunduğu Yer
    türkiye/istanbul
    Mesaj
    8.322

    Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    paylaştığın için çok teşekkür güzel bir yazıymış. detaylı okunacak, çıktı alındı, mutfak duvarına yapışacak ve kriz anlarında başvurmak üzere tekrarlanacak..

  10. #10
    Üyelik Tarihi
    04 Ekim 2003
    Bulunduğu Yer
    seviyeli(!) forumlar hi hi hii:P
    Mesaj
    46.327

    Re: Çocukların pozitif gelişimi için ‘pozitif disiplin’

    Zaman zaman tavsiye edilmedigi gibi davrandigim oluyor ne yazik ki,e bende kusursuz degilim,bir suru travma ben de yasamisim belli cocukken,genclikte ve hala ve kusursuzu oynamakta iyi bisey degil.
    Benim de limitlerimin,hassas ve zayif noktalarimin oldugunu ogrensin cocugum da.
    Ama evet her zaman daha anlayisli,daha ozverili olmak bizim isimiz.Bana en cok faydasi olan iki sey var birincisi karsimdakinin de bu dunyada ben kadar haklara sahip bir insan oldugun dusunmek onu gucumle,sesimle sindirmemeye dikkat etmeme yariyor.
    ikincisi ise sakaya vurmak,bir espri yapip ortami yumusatmak ve sorun neyse ondan sonra konusmak,karsilikli olayi tirmandirmak hicbir ise yaramiyor cunku.

Benzer Konular

  1. bugün pozitif pozitif enerjiye ihtiyacımız var
    Konuyu Açan: aylin_türkgil, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 6
    Son Mesaj: 20 Haziran 2011, 16:02
  2. bugün tüm pozitif düşüncelerimiz Ozanımız için
    Konuyu Açan: aylin_türkgil, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 42
    Son Mesaj: 11 Haziran 2008, 07:49
  3. Cevap: 3
    Son Mesaj: 13 Ekim 2006, 21:43
  4. Hollanda’da ‘vaka’ Türkiye’de ‘insan’
    Konuyu Açan: Jemima, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 2
    Son Mesaj: 12 Eylül 2005, 22:24
  5. Cevap: 15
    Son Mesaj: 25 Ocak 2005, 16:23

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Dosya Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
 
 

Bu site Lidya.Net tarafından hazırlanmış ve yayınlanmaktadır © 1998-2012. Bu sitede yayınlanan yazılar, kaynak ve yazarı belirtilmek kaydıyla kullanılabilir.
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren AnneCocuk.com adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan ve yazdıkları yazılardan kendileri sorumludur.
AnneCocuk.com ile ilgili yapılacak tüm hukuksal şikayetler iletişim linkinden iletişime geçildikten sonra en geç 2 (iki) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve size geri dönüş yapılacaktır.