Yok yok, korkulacak birşey yok demek isterdim ama....
Türkiyenin ve dünyanın içinde bulunduğu günler düşünüldüğünde hiç birşey başbakanın dediği gibi değil.
Başta otomotiv sektörü olmak üzere, pekçok fabrika kapanıyor, adam çıkartıyor, küçülüyor. Bizim fabrikamız da önce Ankarada işçilik daha ucuz dedi ve koskocaaaaa yılların fabrikasını Ankaraya taşıdı.(başka bahaneleri de vardı tabiyki). Yüzlerce insanı kapıya koydu.
Bazı arkadaşlar göbek ata ata yıllardır biriktirdikleri tazminatlarını alıp ayrıldılar. Ve şuanda tazminatlarını yiyorlar, bakalım kaç ay yetecek. Hiçbiri iş bulamıyor.
2 aylık süreç sonunda sıra bana da geldiiiii ve
İŞSİZİM ARTIK BENDE.
Sigorta primlerimin bitmesine 1 yıl kalmıştı ve artık yaşımı bekleyecektim. Ama olsun ben yine de şanslıyım.
Pekçoğumuz emekliliğini bile göremeyecek, çocuklarımızda bu kavramı sözlükten, internetten sorgular olacaklar.
Ondandırki gelen günleri, yalanla dolanla kandırılarak beklemeyin diyeceğim, kıssadan hisse.
Felaketin Eşiğindeyiz, haberiniz ola.
Sıranın size de gelmesini beklemeyin diyeceğim.
Neyse anacığım, bu işin sevindirici tek yanı sizinle daha sık görüşebilecek olmam. Bugün ne pişireyim, ne zaman buluşuyoruz mesajlarınıza daha rahat cevap verebileceğim. Yıllardır aranızda olmama rağmen haaaala bir yıldız bile alamamanın ezikliğini artık yaşamayacağım
Sevgiler
Çiğdem