• Biyolojik Silahlar...

    SEVGİLİ SİTE SAKİNLERİ ;

    Yaklaşmakta olan,hatta artık kapımızı çalan savaş rüzgarının soğuk ve dondurucu yüzünü yavaş yavaş daha da fazla hissettiğimiz şu günlerde paniğe kapılmadan hareket etmenin ve tabi ki bilgilenmenin yararlı olacağı kanısındayım.

    Dün gece bir tv kanalında sokakta yapılan bir nevi ayak üstü anketi izledim ve bu konuda ne kadar bilgisiz olduğumuzu gördüm, (Şarbon nedir sorusuna; bir çeşit yemek,parfüm markası,gibi traji komik cevaplar yanında bir çok kişi bilmiyorum demekle yetindi.Sadece bir kişi şarbonun bir bomba olduğunu -ki bu da yanlış-söyledi). Bu nedenle bu yazıyı hazırlama gereğini hissettim.Burada;savaşın gereksizliği, nedenleri, girmemiz ya da girmememiz ya da savaş sonrasının sosyal ,ekonomik ve en önemlisi insani yönleri gibi konulardan ve ABD başta olmak üzere farklı konularda kendi şahsi fikirlerimden bahsetmeksizin biyolojik silahlar konusunda tamamen tıbbi içerikli,kısa ve öz bir yazı yazmak istedim.Umarım ne ile oynadığımız konusunda biraz daha bilgileniriz..

    Ve dostlar inanın ki böyle bir konuda yazı yazmayı bir yana bırakın savaş kelimesinden bile nefret eden biri olarak bu duruma maruz kalmış olmak beni çok incitiyor.Ama bilmemek ve bilgisiz kalmanın daha kötü olduğu düşüncesi bu incinmeyi göze almamı gerektirdi.

    ÖLÜMÜN BAŞKA YÜZÜ ; BİYOLOJİK SİLAHLAR...

    Biyolojik silahlar Dünya Sağlık Örgütü ( WHO ) tarafından temel olarak dörde ayrılmaktadır :
    1. Bakteriler ( 15 adet )
    2. Mantarlar (2 adet)
    3. Viruslar ( 24 adet)
    4. Protozoonlar (3 adet)

    Önemli biyolojik etkenler ABD de Hastalıkların Kontrolü ve Önlenmesi Merkezi (CDC) tarafından da önceliklerine göre üç bölüme ayrılmaktadır. En öncelikli birinci bölümde çiçek, şarbon, veba , botulizm, tularemi, filoviruslar (Ebola, Marburg) ve arenaviruslar (Lassa, Junin) yer almaktadır.Bu biyolojik etkenlerin çeşitli özellikleri aşağıdaki tabloda görülmektedir.

    Tablo : Biyolojik etkenlerin çeşitli özellikleri 

    Hastalık

     İnsandan insana geçiş

     Enfekte 
    edici doz (Aerosol)

     Kuluçka dönemi

     Hastalık süresi

     Yaklaşık olgu 
    ölüm hızı

     Aşı durumu

    Şarbon (Solunumla geçen)

     Yok

     8.000-50.000 spor

     1-6 gün

     3-5 gün
    (Tedavi edilmezse çoğunlukla ölümle sonuçlanıyor)

    Yüksek

     Var

    Brusella

     Yok

     10-100 organizma

     5-60 gün

     Haftalar, aylarca

     < % 5 tedavi edilmezse

     Yok

    Kolera

     Nadir

     10-500 organizma

     4 saat - 5 gün

     >= 1 hafta

     Tedavi edilirse düşük, edilmezse yüksek

     Aerosole ilişkin veri yok

    Ruam

     Düşük

     Az sayıda varsayılıyor

     10-14 gün

     Septisemik formunda 7-10 günde ölüm

     > % 50

     Yok

    Akciğer vebası

     Yüksek

     100-500 organizma

     2-3 gün

     1-6 gün (çoğunlukla ölümcül)

     12-24 saat içinde tedavi edilmezse yüksek

     Var

    Tularemi

     Yok

     10-50 organizma

     2-10 gün

     >= 2 hafta

     Tedavi edilmezse orta

     Var

    Q ateşi

     Nadir

     1-10 organizma

     10-40 gün

     2-14 gün

     Çok düşük

     Var

    Çiçek

     Yüksek

     10-100 organizma

     7-17 gün

     4 hafta

     Yüksek

     Var

    Venezüela ensefaliti

     Düşük

     10-100 organizma

     2-6 gün

     Günlerce, haftalarca

     Düşük

     Var

    Viral hemorajik ateş

     Orta

     1-10 organizma

     4-21 gün

     7-16 gün arasında ölüm

     Yüksek

     Yok

    Botulizm

     Yok

     0.001 mg/kg

     1-5 gün

     24-72 saat içinde ölüm

     Yüksek

     Var

    Staf enterotoksin B

     Yok

     0.03 mg/kişi

     3-12 saat

     Saatler

     < %1

     Yok

    Ricin

     Yok

     3-5 mg/kg

     18-24 saat

     10-12 günde ölüm

     Yüksek

     Yok

    T-2 mikotoksinleri

     Yok

     Orta

     2-4 saat

     Günler, aylar

     Orta

     Yok

    Biyolojik silahların ne kadar etkili olabilecekleri kesin olarak bilinmemekle birlikte, Dünya sağlık Örgütü'nün 1970'te yaptığı bir çalışma konuya ışık tutmaktadır. Buna göre, 50 kg ağırlığındaki biyolojik silah içeren bir "bomba"nın uçakla 500.000 kişinin yaşadığı bir kente atılması halinde biyolojik etkene göre 500-95.000 kişinin yaşamını yitirmesi olası görülmektedir.

    Biyolojik silahlar roketlerle, hava bombalarıyla ve sprey tanklarıyla dağıtılabilmektedir. 11 Eylül sonrasında posta yolu ile (Zarfların içinde) dağıtımı da ortaya çıkmıştır. Biyolojik silah olarak kullanılan etkenlerin toplumda büyük bir tehlike oluşturabilmesi için hava yoluyla alınmaları gerekmektedir.

    Çiçek..
    Çiçek gerçekten de en tehlikeli biyolojik silahlar arasında yer almaktadır. ABD'nin savaşa gönderdiği askerlerine çiçek aşısı yaptığı bilinmektedir. Tezkerenin onaylanmasından sonra "resmen" savaşa girecek olan Türkiye için çiçek virusunun biyolojik bir silah olarak kullanılması , gerek Türkiye'de yaşayanlar, gerekse askerlerimiz için ciddi bir sorun oluşturabilir.

    Çözüm "savaşa girmemek"tir.

    Sağlık bakanlığı da aksini açıklamadığına göre, Türkiye'de tek doz bile çiçek aşısı bulunmamaktadır. Ayrıca çiçek aşısının ciddi komplikasyonlar oluşturma olasılığı nedeniyle ( nörolojik hasarlar ve ölüm) özellikle kanserli hastalara, gebe kadınlara, (HIV +) kişilere ve çeşitli cilt hastalıkları bulunanlar ile polimiksin B, steptomisin, tetrasiklin ve neomisine karşı allerjisi olanlara yapılması önerilmemektedir.

    ABD'de 250 milyon doz aşıya gereksinim olabileceği, buna karşın 2002'nin sonunda yalnızca 15 milyon doz aşı bulunduğu açıklanmaktadır. ABD'nin hedefi 2004'ün sonunda her vatandaşı için aşı sağlayabilecek stoku oluşturmaktır.

    Paniğe kapılmadan, Türkiye için kısa dönemde çiçek aşısının gerçekleşemeyeceğini, çiçek için bütün toplumu korusak bile diğer biyolojik ve kimyasal silahlar için yurt çapında koruma sağlamamızın olanaklı olmadığını bilmek ve çevremizdekilerle paylaşmak zorundayız.

    Savaşsız ve sömürüsüz bir dünya dileğiyle.

    Op.Dr.Özgür Leylek

     
     

    Bu site Lidya.Net tarafından hazırlanmış ve yayınlanmaktadır © 1998-2012. Bu sitede yayınlanan yazılar, kaynak ve yazarı belirtilmek kaydıyla kullanılabilir.
    İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren AnneCocuk.com adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan ve yazdıkları yazılardan kendileri sorumludur.
    AnneCocuk.com ile ilgili yapılacak tüm hukuksal şikayetler iletişim linkinden iletişime geçildikten sonra en geç 2 (iki) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve size geri dönüş yapılacaktır.