2. Sayfa - Toplam 2 Sayfa var BirinciBirinci 12
Toplam 16 sonuçtan 11 ile 16 arasındakiler gösteriliyor.
  1. Re: 45 yıl once bugun Nazım Hikmet'i kaybettik.

    DÖRT GÜVERCİN

    Geldi dört güvercin
    suda yıkanmak için.
    Su mahpusane yalağındaydı.
    ve güneş
    güvercinlerin
    gözünde, kanadında, kırmızı ayağındaydı.
    girdi dört güvercin
    yıkanmak için
    suyun içine.
    ve kederli toprakta dört insan
    baktı dört güvercine.
    Güvercinler hep beraber
    güneşi taşıyıp kırmızı ayaklarında
    uçabilirler.
    Durdurmaz onları demir ve duvar.
    güvercinlerin yumuşak kanatları var.
    Ve kanatlar
    Şimdi burda, şimdi damın üzerinde.
    İnsanların kanatları yok
    İnsanların kanatları yüreklerinde.
    Dört güvercin
    güneşe varmak için
    yıkandı, uçtu sudan

  2. #12

    Re: 45 yıl once bugun Nazım Hikmet'i kaybettik.

    Nazım Hikmet bir dönem Akşam gazetesinde ORHAN SELİM takma adı ile politik olmaması şartı ile yazılar yazmıştır.

    hatta kendi takma ismine gönderme şiir yazmıştır.

    benim sıska
    -------benim cılız
    -------benim zavallı çocuğum orhan selim!

    sen
    -----benim,
    ne gözüm
    -----ne kolum
    -----------ne kafamsın;
    sen
    -----benim,
    bir kurşun balyası gibi sıska sırtına bindiğim
    ve alnının teriyle geçindiğim
    -------------------ilk
    ---------------------ve son adamsın!

    sana sevgi
    ----------sana saygı
    ----------sana minnetle uzanıyor elim.
    sen
    ----yaptığı iyiliği yüze vuran değilsin
    ve ben
    ----nankör değilim...

    benim sıska
    -----benim cılız
    -----ve üstüne üstlük
    -----bir yudumluk soluğuna bakmadan
    -----şişirilmiş davulların arasında
    -----türkü söylemeğe kalkan
    -----benim sersem çocuğum orhan selim!

    kalmasın
    ---------hatırın
    -----------ama,
    yok okumağa
    -----------değer
    bir tek satırın!
    böyle hiç
    ---------bu kadar boş
    ---------bundan daha kötü verim verilmez!
    deme ki "gösterilmez
    daha usta bir marifet iki papele!"

    bak:
    içleri boş kalıpları fırlatarak, tutarak
    cümlelerde senden iyi hokkabazlık yapıyor
    delikanlı doçentlerin en cahili bile!..

    benim sıska
    ---------benim cılız
    -------------benim zavallı çocuğum orhan selim!
    bu sözlerim
    -----yüreğini ters taraftan sarsmasın,
    -----yüzün kızarmasın!
    boş ver, aldırma pek!
    kötünün kötüsü yazman gerek!
    bu
    ---bence daha doğru
    ------------------daha iyi...
    yalnız unutma bir şeyi:
    yorulur da
    ----ayağın kayarsa eğer
    seni herkesten önce ben
    --------------------taşlarım!
    fakat bugün
    sende beni sattığını gösteren
    bir tek satır bulanın
    -------------------alnını karışlarım

  3. #13

    Re: 45 yıl once bugun Nazım Hikmet'i kaybettik.


    Bir Ayrılış Hikayesi

    Erkek kadına dedi ki:
    - Seni seviyorum,
    ama nasıl?
    avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp
    parmaklarımı kanatarak
    kırasıya,
    çıldırasıya...
    Erkek kadına dedi ki:
    - Seni seviyorum,
    ama nasıl?
    kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz,
    yüzde yüz, yüzde bin beşyüz
    yüzde hudutsuz kere yüz...
    Kadın erkeğe dedi ki:
    - Baktım
    dudağımla, yüreğimle, kafamla;
    severek, korkarak, eğilerek,
    dudağına, yüreğine, kafana.
    Şimdi ne söylüyorsam
    karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana...
    Ve artık
    biliyorum:
    Toprağın
    Yüzü güneşli bir ana gibi
    En son, en güzel çocuğunu emzirdiğini...

    Fakat neyleyim
    saçlarım dolanmış
    ölmekte olanın parmaklarına
    başımı kurtarmam kâbil
    değil!
    Sen
    yürümelisin,
    yeni doğan çocuğun
    gözlerine bakarak...

    Sen
    yürümelisin,
    beni bırakarak...

    Kadın sustu.

    SARILDILAR

    Bir kitap düştü yere...
    Kapandı bir pencere...

    AYRILDILAR...


    Nazım Hikmet Ran'ın cok sevdiğim bir eseri...

  4. #14

    Re: 45 yıl once bugun Nazım Hikmet'i kaybettik.

    Dün gece Defne yatarken masal istedi benden. Bir masal şiir okuyayım sana dedim. Nazım Hikmet'in çok büyük bir şairin ölüm yıldönümü bugün dedim.

    Ve bunu okudum...

    MASALLARIN MASALI
    Su başında durmuşuz
    çınarla ben.
    Suda suretimiz çıkıyor
    çınarla benim.
    Suyun şavkı vuruyor bize
    çınarla bana.

    Su başında durmuşuz
    çınarla ben, bir de kedi.
    Suda suretimiz çıkıyor
    çınarla ben, bir de kedinin.
    Suyun şavkı vuruyor bize
    çınara, bana, bir de kediye.

    Su başında durmuşuz
    çınar, ben, kedi, bir de güneş.
    Suda suretimiz çıkıyor
    çınarın, benim, kedinin, bir de güneşin.
    Suyun şavkı vuruyor bize
    çınara, bana, kediye, bir de güneşe.

    Su başında durmuşuz
    çınar, ben, kedi, güneş, bir de ömrümüz.
    Suda suretimiz çıkıyor
    çınarın, benim, kedinin, güneşin, bir de ömrümüzün.
    Suyun şavkı vuruyor bize
    çınara, bana, kediye, güneşe, bir de ömrümüze.

    Su başında durmuşuz.
    Önce kedi gidecek
    kaybolacak suda sureti.
    Sonra ben gideceğim
    kaybolacak suda suretim
    Sonra çınar gidecek
    kaybolacak suda sureti.
    Sonra su gidecek
    güneş kalacak,
    Sonra o da gidecek.

    Su başında durmuşuz
    Su serin
    Çınar ulu
    Ben şiir yazıyorum
    Kedi uyukluyor
    Güneş sıcak
    Çok şükür yaşıyoruz
    Suyun şavkı vuruyor bize
    Çınara, bana, kediye, güneşe, bir de ömrümüze.

    Nazım Hikmet RAN



  5. #15
    Üyelik Tarihi
    03 Ekim 2005
    Bulunduğu Yer
    izmir
    Mesaj
    15.248
    Blog Girişleri
    1

    Re: 45 yıl once bugun Nazım Hikmet'i kaybettik.

    DeMaya yazdı:
    Dün gece Defne yatarken masal istedi benden. Bir masal şiir okuyayım sana dedim. Nazım Hikmet'in çok büyük bir şairin ölüm yıldönümü bugün dedim.

    Ve bunu okudum...

    MASALLARIN MASALI
    Su başında durmuşuz
    çınarla ben.
    Suda suretimiz çıkıyor
    çınarla benim.
    Suyun şavkı vuruyor bize
    çınarla bana.

    Su başında durmuşuz
    çınarla ben, bir de kedi.
    Suda suretimiz çıkıyor
    çınarla ben, bir de kedinin.
    Suyun şavkı vuruyor bize
    çınara, bana, bir de kediye.

    Su başında durmuşuz
    çınar, ben, kedi, bir de güneş.
    Suda suretimiz çıkıyor
    çınarın, benim, kedinin, bir de güneşin.
    Suyun şavkı vuruyor bize
    çınara, bana, kediye, bir de güneşe.

    Su başında durmuşuz
    çınar, ben, kedi, güneş, bir de ömrümüz.
    Suda suretimiz çıkıyor
    çınarın, benim, kedinin, güneşin, bir de ömrümüzün.
    Suyun şavkı vuruyor bize
    çınara, bana, kediye, güneşe, bir de ömrümüze.

    Su başında durmuşuz.
    Önce kedi gidecek
    kaybolacak suda sureti.
    Sonra ben gideceğim
    kaybolacak suda suretim
    Sonra çınar gidecek
    kaybolacak suda sureti.
    Sonra su gidecek
    güneş kalacak,
    Sonra o da gidecek.

    Su başında durmuşuz
    Su serin
    Çınar ulu
    Ben şiir yazıyorum
    Kedi uyukluyor
    Güneş sıcak
    Çok şükür yaşıyoruz
    Suyun şavkı vuruyor bize
    Çınara, bana, kediye, güneşe, bir de ömrümüze.

    Nazım Hikmet RAN

    bu siirini bilmiyordum, cidden muhtesemmis...

    ne kadar rahat akiyor siirleri degil mi? ben kolay siir okuyamam ama Nazim'in siirleri basladin mi okunmadan birakilamayacak kadar akici, cekici, ruhu oksayici, carpici...

  6. #16

    Re: 45 yıl once bugun Nazım Hikmet'i kaybettik.

    Dün yazacaktım bu foruma atlamışım , madem devam etmiş ekleyeyim bende bir şiirini.

    Ortaokulda bir sahaftan aldığım gazete kağıdı ile kaplanmış bir kitap ile tanıştım Nazım Hikmet'le.

    Yorum yapamayacağım , şairliği benim için önemli,


    Bu şiir de farklı bir Nazım var.

    Ağa Camii


    Havsalam almıyordu bu hazin hali önce
    Ah, ey zavallı cami, seni böyle görünce
    Dertli bir çocuk gibi imanıma bağlandım;
    Allahımın ismini daha çok candan andım.
    Ne kadar yabancısın böyle sokaklarda sen!
    Böyle sokaklarda ki, anası can verirken,
    Işıklı kahvelerde kendi öz evladı var...
    Böyle sokaklarda ki, çamurlu kaldırımlar,
    En kirlenmiş bayrağın taşıyor gölgesini,
    Üstünde orospular yükseltiyor sesini.
    Burda bütün gözleri bir siyah el bağlıyor,
    Yalnız senin göğsünde büyük ruhun ağlıyor.
    Kendi elemim gibi anlıyorum ben bunu,
    Anlıyorum bu yerde azap çeken ruhunu
    Bu imansız muhitte öyle yalnızsın ki sen
    Bir teselli bulurdun ruhumu görebilsen!
    Ey bu caminin ruhu: Bize mucize göster
    Mukaddes huzurunda el bağlamayan bu yer
    Bir gün harap olmazsa Türkün kılıç kınıyla,
    Baştan başa tutuşsun göklerin yangınıyla!

    Nazım Hikmet


Benzer Konular

  1. Nazım Hikmet'in ölümünün 46.yıldönümü
    Konuyu Açan: Bizanslı, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 11
    Son Mesaj: 03 Haziran 2009, 16:58
  2. Nazım Hikmet’in son sürprizi!
    Konuyu Açan: pia, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 11
    Son Mesaj: 28 Aralık 2007, 11:20
  3. "Mavi Gözlü Dev:Nazım Hikmet" izlediniz mi?
    Konuyu Açan: medip, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 23
    Son Mesaj: 03 Nisan 2007, 14:29
  4. Bir Nazım Hikmet şiiri de benden
    Konuyu Açan: asli35, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 1
    Son Mesaj: 23 Şubat 2005, 18:24
  5. NE GÜZEL SÖYLEMİŞ NAZIM HİKMET
    Konuyu Açan: fulya_beril, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 8
    Son Mesaj: 23 Şubat 2005, 17:14

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Dosya Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
 
 

Bu site Lidya.Net tarafından hazırlanmış ve yayınlanmaktadır © 1998-2012. Bu sitede yayınlanan yazılar, kaynak ve yazarı belirtilmek kaydıyla kullanılabilir.
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren AnneCocuk.com adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan ve yazdıkları yazılardan kendileri sorumludur.
AnneCocuk.com ile ilgili yapılacak tüm hukuksal şikayetler iletişim linkinden iletişime geçildikten sonra en geç 2 (iki) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve size geri dönüş yapılacaktır.