Ayse ögretmen Rüzgar'larin evinde hikayesine devam ede dursun, iki sokak ötede 5 katli bir apartmanin 1. katinda kücük Cansu'nun evinde Fatma ögretmen masalina baslamak üzereydi..
Cansu'nun babasi seneler önce baska bir eve tasinmisti. Iki hafta da bir, cumadan gelir Cansu'yu alir ve bütün hafta sonu onunla ilgilenirdi. Cansu'nun annesi calisan bir kadin oldugu icin Cansu onu cok özlerdi. Okuldan gelince karsi komsulari, Isvec asilli Christina teyze'nin kedisiyle oynar ve annesini beklerdi. Annesi tam altiya ceyrek kala, iki elinde iki posetle sokagin kösesinde belirir, Cansu hemen annesine kosardi. Eve gelince annesi yemek yapar sonra anne kiz yemek yer ve diger bütün aileler gibi televizyonun karsina gecerlerdi.
Cok calistigi icin sürekli gergin olan annesi, evlerine bir ögretmenin gelip masal anlatacagini duyunca tedirgin olmus, bir evvelki gece, bütün gece uyumayip evi dip köse temizlemis, pastalar hazirlamisti. Ve aksam yemeklerini yedikten sonra sabirsizlikla Fatma ögretmeni beklemeye baslamislardi. Kapi calinca ikisi de kapiya kostular.. Fatma ögretmen elinde kocaman bir masal kitabi, ve yüzünde tebessümle kapida belirdi.
Mutfakta'ki ufak masaya gectiler. Fatma ögretmen yaninda getirdigi minik mumu yakti ve mutfagin isiklarini hafif kararttilar. Cansu'nun annesi ikide bir de cay koymaya kalkip masalin büyüsünü bozmamak icin caylarini kocaman fincanlara koydu. Sonra ücü birer mutfak sandalyesine kuruldular.
Fatma ögretmen masal kitabini acti. ....