Eh işte...
Eh işte...
Başka insanların intiharlarını yazarak yaşayan bir adam bir gün yeni bir müşterisinin kız kardeşiyle aşk yaşamaya başlar.
Konusu farklıydı sadece, sanki daha güzel işlenebilirdi o konuyla.
Arkadaşımla birlikte izledik bu filmi.
Arkadaşım sevmedi, çizgi film gibi gelmiş ona, ben eğlendim ama.
Pek sevmedim...
Annesinin ölümünden sonra doğduğu kasabaya dönen Tim, çocukluğunun geçtiği evde bir gece kalmak zorunda kalır. O ana kadar küçükken evde yaşadığı korku dolu dakikaların gerçek olup olmadığına karar verememiş olan Tim için bu gece hayati bir sınav olacaktır. 7 yaşındayken babasının “Öcü Adam” tarafından karanlık tarafa çekildiğine tanık olan Tim’e babasının onları terk ettiği ve öcülerin sadece hayal ürünü olduğu söylenmiştir. Bu eski evde geçireceği gece, ona Öcü Adam’la hesaplaşma şansı sağlayacaktır. “Örümcek Adam 1 ve 2”nin yönetmeni Sam Raimi’nin yapımcılığını üstlendiği film, vizyona girdiği haftasonu ABD’de rekor hasılata ulaşarak, Amerikan Futbol Ligi finalinin (Superbowl) oynandığı haftasonunda tarihteki en büyük açılışı yaptı.
Film öyle ahım şahım değildi ama anne olarak etkilendim ben.
Çocuklarımın korkuları var mı vs. diye düşündüm izledikten sonra, hatta konuştum onlarla, neyse ki şu anda korkmuyor benimkiler bir şeylerden.
Okuldan arkadaş olan Alex ve Marie sınavlarına rahat bir yerde çalışmak amacıyla Marie'nin ıssız bir yerde olan evine giderler. Eve geç saatte varırlar ve gider gitmez de yatmak için odalarına çekilirler. Kısa bir süre sonra kapı çalınır ve psikopat bir katil içeri dalıp evdekileri teker teker öldürmeye başlar.
Kıyım sahnelerine pek bakamadım ama diğer sahnelerde gerim gerim gerildim.
Gerilim sevenlere öneririm.
Televizyonda ve DVD' de defalarca izledim bu filmleri.
Gece eşim yoktu ve yine uyku tutmadı beni, biraz sıkıntıdan biraz korkudan.
Yine izledim ve yine keyif aldım bu filmlerden.
Özellikle Uçuş Planı anne olarak beni fena sarsıyor.
Bu filmi ben de sürükleyici buldum ve çok olmasa da sevdim, ancak sonunu anlayamadım.canom yazdı:
DEJAVU..
New Orleans’taki bir feribota konulan bombayla meydana gelen büyük patlamanın ardından kanıt toplaması için çağrılan Carlin, insanların beyninin içindeki “deja vu”ların herşeyden daha güçlü olduğunu keşfeder. Bu da, yüzlerce masum insanın hayatını kurtarmak için beyninin en derin dönemeçlerinde bir yolculuğa çıkmasına yol açar.
Carlin’in yaptığı soruşturma derinleştikçe sadece zaman ve uzay kavramları boyunca gelişen bir araştırmaya dönüşmekle kalmaz. Soruşturma esnasında Carlin’in, feribot patlaması kurbanları arasındaki bir kadınla duygusal bağlantısının olduğunu keşfetmesiyle tersine işleyen bir aşk hikayesi de ortaya çıkar. Üstelik yüzlerce insanın geleceğini mahvedebilecek bu büyük felaketi durduracak anahtar bu kadının geçmişinde bulunmaktadır. Sözcüklerin yeterli olmadığı tam güven gerektiren çok kısa bir zaman dilimi içerisinde Carlin’in herşeyi değiştirmek için tek bir şansı vardır.
Yönetmen: Tony Scott
Senaryo Yazarı: Terry Rossio , Bill Marsilii
Tür: Aksiyon, Bilim Kurgu, Duygusal, Gerilim, Macera
Etiketler: Cinayet, Hastane, Kan, Ölüm Etiket Ekle
Yapım Yılı: 2006
Vizyon tarihi: 2007-01-05
Orjinal Adı: Deja Vu
Ülke: ABD
Süre: 128 dk. [img]
http://www.sinematurk.com/images/film/18315.jpg[/img]
Aslında tarzım değil böyle filmler ama izledim.sürükleyici bir o kadar karışık bir film.
Adam öldü mü, kurtuldu mu?
Rage virüsünün Britanya Adalarına yayılmasından altı ay sonra, Amerika ordusu düzeni yeniden sağlamış ve karantina altındaki bölgelere insanları tekrar yerleştirmeye başlamıştır. Ülke tekrar inşa edilirken, yurtlarına geri dönen bir mülteci aile tekrar bir araya gelmenin sevinci içindedir. Fakat içlerinden birisi korkunç bir sır saklamaktadır: İçlerinden birisi Rage virüsü taşıyıcısıdır.
Filmi izlerken hem gerildim hem de duygulandım.
Filmdeki kocaya uyuz oldum ayrıca.
Gerilim ve bilim kurgu sevenlere öneririm.
Uçuş Planını beğenerek ve bitene kadar boğazımda bir yumru ile izledim, gözlerim de yaşardı bazı sahnelerde...Esra_Aytekin yazdı:
...
Yine izledim ve yine keyif aldım bu filmlerden.
Özellikle Uçuş Planı anne olarak beni fena sarsıyor.
izlemeyen kalmamıştır ama varsa eğer ben de tavsiye ediyorum izninle Esra