15. Sayfa - Toplam 106 Sayfa var BirinciBirinci ... 513141516172565 ... SonuncuSonuncu
Toplam 1059 sonuçtan 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.
  1. #141

    Re: SİNEMA FORUMU: Vizyondakiler, klasikler, tavsiyeler, yorumlar....

    hmm.. canım şarap eşliğinde film seyretmek çekti
    ne zamandır yapmadık arkadaşlarımızla film partisi.

  2. #142

    Re: SİNEMA FORUMU: Vizyondakiler, klasikler, tavsiyeler, yorumlar....

    Ben Affleck yonetmis,filmi izledikten sonra gordum.
    Morgan Freeman oynuyor,film Mystic River'in yazarinin romanindan uyarlanmis.

    Film hakkinda yorumumuragan ilerlese de sonuna kadar izlenebilir.
    Bir ara film bitti sandim,olay boyut degistirdi.
    Imdb puani 8 ama ben o kadar vermezdim



    Gone baby Gone..

    Filmde Boston yeraltı dünyasının en çirkin, en tehlikeli/belalı kesimlerinde kaçırılan 4 yaşındaki bir kız çocuğunu bulmaya çalışan iki özel detektifin sürükleyici öyküsü anlatılıyor.


    devami

  3. #143

    Re: SİNEMA FORUMU: Vizyondakiler, klasikler, tavsiyeler, yorumlar....

    cift

  4. #144

    Re: SİNEMA FORUMU: Vizyondakiler, klasikler, tavsiyeler, yorumlar....

    Selay, iyi ki hatırlattın. Arkadaşım sinemada izledikten sonra tavsiye etmişti de aklımdan çıkmış sonra.

    Hoş, kalktı bana filmi anlattı baştan sona Heyecanı kalmadı ama artık kitabını okuduğum romanın filmini izlemem muamelesi gösteririrm ben de o filme

  5. Re: SİNEMA FORUMU: Vizyondakiler, klasikler, tavsiyeler, yorumlar....



    Film vizyona girmedi sanırım ben dvd den izledim.Ama çok ağır geldi bana,sürükleyici değil,oysa hikaye iyiymiş

    filmin konusunu da bulamadım.hikaye gerçek olduğundan size "Ed geın"in hayatını sunayım.

    Film bu hikayeden.
    08/27/1906-07/26/1984

    “Bana doğru gelen güzel bir kız görünce iki şey düşünürüm.
    Bir yanım onunla çıkmak ona gerçekten iyi hoş davranmak gerektiği gibi davranmak ister.
    Öteki yanım mızrağın ucuna geçirilmiş kafasının nasıl görüneceğini.”

    Bir seri katil, belirli bir süre içinde en az 3 kişiyi öldüren biri olarak tanımlanıyorsa, bu durumda -- tanıma tam bağlı kalacak olursak – Edward Gein bir seri katil değildir; çünkü görünüşe göre yalnızca iki kadını öldürmüştür. Ancak işlediği suçlar o kadar sıra dışı ve tüyler ürperticiydi ki Amerika’yı neredeyse kırk yıldır etkisi altında tutmuştur.

    Gein, sürekli olarak kendi cinsiyetinin günah dolu doğasını anlatıp duran, aşırı mutaassıp, hükmedici bir anne tarafından yetiştirilmişti. 1945’te öldüğü zamanı Ed tüm hayatını korkunç bir baskıyla yönlendiren bu kadının hala duygusal olarak esiri olan 39 yaşında bir bekardı. Annesinin odasının pencerelerine tahtalar çakan Gein, orayı sanki mabetmiş gibi muhafız etti. Ancak evin geri kalan bölümler kısa zamanda çılgın bir adamın sapkınlıklarla dolu mezbahasına dönüştü.

    Gein, komşular için birkaç ufak iş yaparak geçimini sağlamadığı zamanlardaki yalnız saatlerini dergilerdeki cinsiyet değiştirme ameliyatları, güney denizlerindeki kafa avcıları ve Nazi zulmünü anlatan yazıları okuyarak geçiriyordu. Onun kendi canavarlığı annesinin ölümünden birkaç yıl sonra başladı. Ümitsiz yalnızlığının ve ilerleyen psikozunun onu itmesiyle etrafındaki mezarlıklara giderek, oradan arta yaşlı kadınların cesetlerini çıkarıp uzaktaki çiftlik evine başladı. 1954’te Mary Hogan adında yerel bir bar sahibini vurup kadının 90 kiloluk vücudunu eve taşıyarak ölü sevicilik faaliyetlerini cinayetle tamamladı. 3 yıl sonra, 1957 yılı av mevsiminin başladığı ilk gün köydeki nalbur dükkanının sahibi olan 58 yaşındaki bir kadını öldürdü.

    Şüpheler hemen son birkaç gündür dükkanın çevresinde dolanan Gein’in üzerinde yoğunlaştı. Mutfağına girdikleri zaman, polisler kurbanın başı kesilmiş, içi boşaltılmış bedenini aynı bir av hayvanı gibi çatı kirişine baş aşağı asılmış şekilde buldular. Evin içine giren dedektifler kelimelerle anlatılamayacak korkunçlukta eşyalar buldular. İnsan derisi ile kaplanmış sandalyeler, kafataslarından yapılmış çorba kaseleri, kadın cinsel organlarıyla dolu bir ayakkabı kutusu, içi gazete kağıtlarıyla doldurulmuş ve duvara av hayvanlarının başları gibi asılmış insan yüzleri ve bir kadının vücudunun üst kısmından yapılmış, göğüsleri olan bir yelek. Gein daha sonra bu yeleği ve insan derisinden yapılmış giysileri giyerek kendini annesi yerine koyduğunu itiraf etmiştir.

    Bu tüyler ürpertici keşif Eisenhower dönemi Amerika’sında şok dalgaları yarattı. Wisconsin de Gein hemen yerel kültürün bir parçası haline geldi. Tutuklanmasından birkaç hafta sonra “Gein fıkraları” diye adlandırılan ölümle ilgili şakalar eyalet çapında moda oldu. Aralık 1957 de hem Life hem de Time dergileri onun “dehşet evi” hakkında makaleler yayınlayınca tüm ülke Gein hakkında her şeyi öğrenmiş oldu.

    Bir akıl hastanesinde 10 yıl yatmasının ardından Gein in duruşmaya çıkabileceğine karar verildi. Suçlu bulundu, ancak akli yetersizliğine kanaat getirildiğinden hayatının geri kalanını geçirmek üzere tekrar akıl hastanesine yatırıldı ve 1984’te kanserden öldü.

    Evinde bulunan insan parçalarını mezarlıktan çaldığını söylemiştir ve açılan mezarlarda gerçekten de Ed Gein'in evinde bulunan parçaların eksik olduğu fark edilmiştir, abisi Henry Gein'i de öldürdüğü iddia edilir. Teoriye göre annesiyle olan sağlıksız ilişkisi yüzünden endişe duyan Henry, Ed'e annesini kötülemiştir. Annesinin kötülenmesini kabul edemeyen Ed, çiftliklerinin yakınındaki bir yangını söndürmeye çalışırken abisini başına sert bir şeyle vurarak öldürmüştür. Ed'in iddiasına göre yangını söndürmeye çalışırken ayrılmışlar, ama sonra abisinden haber alamamıştır. Abisini aramaya gelen polislerle dolaşırken Ed, doğrudan abisinin olduğu yere gitmiştir. Abisi yanmamıştır, hatta yangından bir kaç metre uzakta, kafasında çürüklerle yatmaktadır. Ama bu elbette kanıtlanamamıştır.
    Annesi hakkında bilinenler zaten alkolik ve zayıf olan kocasını ve çocuklarını kolayca etki altına alan, din saplantısı olan bir kadın olduğudur, ailesini finansal olarak destekleyen kadın, onları şehrin günah dolu yaşamından uzaklaştırmak amacıyla bir çiftlik evi almış ve burada çocuklarını diğer insanlardan uzak tutarak büyütmüştür

    Ed hapisteyken evi yakılmıştır, arabası açık artırmada 780 dolara satılmış ve fuarlarda halka ücret karşılığı gösterilmiştir.
    Kurbanlarının derilerini üzerine giyip ay ışığında dans ettiğinden söz edilir.
    Ed Gein için açılmış bir çok Fun Club bulunmaktadır.
    Kadınların kendisine ateşli aşk mektupları yazması, sosyolojik araştırmalara neden olmuştur.

  6. #146

    BITTER MOON / ACI AY

    İzlemiş miydiniz? İzleyin derim, yorum yapamayacağım, zira terbiyem müsaade etmez
    Sosyopatlığın doruk noktası diyeyim ben saaa sadece

    Özellikle Emmanuelle Seigner'nin filme kapak olan dans sahnesi izlemeye değer. Bir de filmin finali hiç beklenmedik bir şekilde gelişiyor, oysa ki sinyallerini vermişti.



    Ha, unutmadan ışıkları kısmayı unutmayın

  7. Re: BITTER MOON / ACI AY

    medip yazdı:
    İzlemiş miydiniz? İzleyin derim, yorum yapamayacağım, zira terbiyem müsaade etmez
    Sosyopatlığın doruk noktası diyeyim ben saaa sadece

    Özellikle Emmanuelle Seigner'nin filme kapak olan dans sahnesi izlemeye değer. Bir de filmin finali hiç beklenmedik bir şekilde gelişiyor, oysa ki sinyallerini vermişti.



    Ha, unutmadan ışıkları kısmayı unutmayın
    filmi biraz araştırdım.İlginç bi film. filmcimiz yarın gelecek.hemen istedim bu filmi.

    -neden dans etmiyorsun?
    -dans kalpten gelerek yapılır,benin kalbim kırık!


  8. #148

    Re: BITTER MOON / ACI AY

    Senin ilgini çekeceğini biliyordum zaten
    Beni şaşırtmadın Zeynom

  9. Re: BITTER MOON / ACI AY

    medip yazdı:
    Senin ilgini çekeceğini biliyordum zaten
    Beni şaşırtmadın Zeynom

    -neden dans etmiyorsun?
    -dans kalpten gelerek yapılır,benin kalbim kırık!

    sırf bu cümleler yeterli filmi merak etmem için

  10. #150

    Re: BITTER MOON / ACI AY

    Filmi daha çok yeni seyrettiğim için hatırlıyorum bu dialoğu. Çok masumane bir sitem gibi görünsede kalbinin neye kırık olduğunu filmi izlediğin zaman anlayacaksın.

Benzer Konular

  1. MÜZİK FORUMU: Eskiler, son çıkanlar, tavsiyeler, yorumlar...
    Konuyu Açan: Inci&Deniz, Forum: Kültür ve Kitap.
    Cevap: 53
    Son Mesaj: 05 Temmuz 2016, 22:15
  2. İlköğretimle ilgili "TAVSİYELER" Forumu
    Konuyu Açan: Inci&Deniz, Forum: İlköğretim.
    Cevap: 29
    Son Mesaj: 08 Ekim 2012, 09:59
  3. Ocean Abi ve 12 arkadasi...(Sinema forumu)
    Konuyu Açan: Serendipity, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 15
    Son Mesaj: 10 Haziran 2007, 01:39
  4. Cevap: 15
    Son Mesaj: 17 Ekim 2005, 12:15

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Dosya Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
 
 

Bu site Lidya.Net tarafından hazırlanmış ve yayınlanmaktadır © 1998-2012. Bu sitede yayınlanan yazılar, kaynak ve yazarı belirtilmek kaydıyla kullanılabilir.
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren AnneCocuk.com adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan ve yazdıkları yazılardan kendileri sorumludur.
AnneCocuk.com ile ilgili yapılacak tüm hukuksal şikayetler iletişim linkinden iletişime geçildikten sonra en geç 2 (iki) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve size geri dönüş yapılacaktır.