Toplam 10 sonuçtan 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
  1. #1
    Üyelik Tarihi
    16 Mart 2005
    Bulunduğu Yer
    Novi Pazar
    Mesaj
    15.153
    Blog Girişleri
    1

    Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik



    Gizem Altın, 1974 İstanbul doğumlu genç bir kadın. Gemi acenteliğinden, reklam ajansına kadar birçok farklı sektörde çalıştı. Taa ki bir gün işinden kovulana kadar. İşsizlik matem değil mutluluk nedenine dönüştü. Tazminatıyla bir Interrail bileti aldı, beş haftalık Avrupa turu yaptı. Dönüşte heybesinde bir de kitap vardı: Bir Bilet Al (Gendaş Yayınları).

    Hayatı, ABD’nin açtığı Green Card piyangosunu kazanmasıyla bir kere daha yön değiştirdi. Gizem Altın yedi senedir Amerika’da yaşıyor. Amerikalı eşiyle bu kış 1,5 sene sürecek bir dünya turuna çıktı. Hem de bisikletle! İlk adımda Avrupa’yı 3,5 ayda geçip İstanbul’a geldiler. Sırada Türkiye var. Sonbaharda ise istikametleri Uzakdoğu üzerinden Avustralya.

    Yola çıkmadan önce işlerimizi bıraktık, evi, otomobili sattık. Sadece beş koli eşyamız kaldı. Ev tutarını dönüşte yeni başlangıç için bankaya koyduk. Geziyi diğer gelirler ve son 1,5 senede biriken para ile yapacağız. Tasarruf hayat kalitemizi düşürmedi, aksine artırdı. Dışarıda yemeyi ve alışverişi kesince o kadar çok para kalıyor ki! Gezi dönüşü halkla ilişkiler işini bırakacağım. Çevre bilimi mastırı yapıp, bu alanda çalışmaya başlayacağım.

    Seyahati planladığımız son bir senede Amerika’da her yere bisikletle gittik, otomobil kullanımını minimuma indirdik. Bisiklet doğayı kirletmiyor, üstelik sağlıklı. Spora gitmeme gerek kalmıyor, trafik sıkıştığında otomobillerden hızlı gidiyorum. Küresel ısınmayı düşününce, doğru yolda olduğumu hissediyorum.

    Bisiklet atım gibi. Kendimi çok mutlu hissediyorum. Bisikletle seyahatte hem birliktesiniz hem de yalnız. Bazen yan yana gidip sohbet ediyoruz, bazen aramızda mesafe oluyor. Yirmidört saat beraber olunca bu küçük mesafeler iyi de oluyor.

    ÖZEL DONANIMA GEREK YOK

    Eşyaları toplarken her gramı hesap ettik, diş fırçalarımızın bile uçları kesiktir o yüzden. Yine de çantalarımın toplamı 30 kiloya yakın. Özel imalat bir tur bisikleti kullanıyorum. Yarış tipi gibi ama dayanıklı. Çok vitesli, tekerlekleri sağlam. Çelik ağır ama zarar görünce kaynak yapmak mümkün. Eşimin benzer bisikleti yola çıkmadan çalındı. Brian, 200 dolara ikinci el bir dağ bisikleti aldı. Benim pırıl pırıl bisikletimde bile sorun çıktı ama onunki saat gibi işliyor. Yani böyle bir seyahat için özel donanıma ihtiyacınız yok.

    YAŞASIN SERVAS KARDEŞLİĞİ

    Servas, dünyaya barış ve dostluğu yaymaya çalışan harika bir organizasyon. (www.servas.org) Senede 75 dolar üyelik bedeli karşılığında rehber kitap veriyor. Rehberde her ülkenin Servas üyelerinin isimleri, adresleri, hobileri var. Zengin kişiler değil ama sizi yatıracak yerleri, yemek ikram edecek imkanları var. Bir üyeyi arayıp, evinde kalıyorsunuz. Hiçbir ücret, karşılık talep etmiyorlar. Tabii kaldığınız yer otel değil. "Yemeğimi yedim, çıkıyorum. Kaçta dönerim bilmiyorum" diyemiyorsunuz. Evin kuralına uymanız gerekiyor. Kimi şehirlerde hostele gidiyoruz. Çoğunlukla çadırda kaldık. Çadır zorunlu zaten. O gün 50 km. gitmeyi planlarken lastik patlıyor ya da çok dik yokuşlarla karşılaşıyorsunuz, yolda çadırda konaklamak gerekiyor. Bazen harika manzarayla karşılaşıp, ayrılmak istemiyorsunuz.

    ÇANTA DOLUSU YİYECEK BİRKAÇ SAATTE BİTİYOR

    Bisikletle yolculukta planlamanız gerekenlerin en önemlisi gıda. Çok iyi beslenmelisiniz. Koca çantayı yiyecekle doldursanız bile birkaç saatte boşalıyor. Çantalarımızın yarısı enerji veren, basit ve besleyici gıda dolu. Bol bol mercimek, makarna ve sebze yedik. Almanya’da sucuk bulduk. Bozulmuyor, besin değeri yüksek. Çantamız biraz sucuk koksa da pek önemsemiyoruz.

    NELER GÖRDÜK?

    Hollanda dünyanın en düz ülkelerinden. Otobandan farklı parkurda, doğanın içinden geçen bisiklet yolu altı bin kilometre. Tüm şehirlerin arasında bisiklet yolu var. Amsterdam, Avrupa’da bisikletle gezdiğimiz ilk şehirdi. Etekle, topuklu ayakkabıyla bisiklete biniyor, önde ve arkada birer çocuk taşıyabiliyorlar.

    Tepelerle ilk kez Belçika’da karşılaştık. Düzlükten sıkılırken, yokuşun ıstırabını yaşadık. Küçük bir ülke olduğunu düşünüyorduk, yanılmışız. Gayet kendine özgü bir karakteri ve görüntüleri var. Brüksel ve Brugge şehirleri çok hoşumuza gitti. Ülkenin güneyi yemyeşil, çok güzel bisiklet yolları var. Lüksemburg’a girmemizle çıkmamız bir oldu. Fransa ve Almanya arasındaki tampon bölge gibi. Almanya’ya girmeyi düşünmüyorduk. Bir Türk olarak önyargılarımın da katkısı vardı tabii. Ancak Fransa’ya giderken yolun bir kısmında Almanya’dan geçmemiz gerekiyordu. Saarburg şehrinde bir markette alışveriş yaparken bir Alman yanımıza gelip sohbet etmeye başladı. Türk olduğumuzu duyunca gözleri doldu, "Hiçbir yere gitmiyorsunuz, misafirim olacaksınız" dedi. Meğer, 20 sene önce Türkiye turu yapmış. Türkler çok yardımcı olmuş. Gece evlerini verip, kendileri misafirliğe gitmişler. Bu vefa borcuyla bizi üç gün çiftliğinde ağırladı, yedirdi içirdi. Almanya’ya bakışım değişti. Fransa’da beyaz şarap üretilen Alsace bölgesinde bisiklet yolu bağların, çok güzel köylerin içinden geçiyordu. İstisnasız her tepede bir şato vardı.

    Tura İsviçre’den başlasaydık, kesin pes ederdim. Yokuşları soluğumuzu kesti. Çocukluğumun Heidi çizgi filmi görüntüleri arasında pedal çevirdim. Doğası ne kadar güzelse, şehirleri o kadar sıkıcı. Salzburg - Budapeşte arasındaki çok ünlü bisiklet yolu tamamen doğanın içinden geçiyor. Yakın mesafelerde konaklama ve yemek imkanları var. Yolumuz bu sayede Avusturya’ya düştü. Onlar kadar asık suratlı, kaba, yabancı düşmanını görmedim. Turist bürosundakiler bile nazik değildi.

    Slovenya’daki Bratislava’ya, oradan da Macaristan’a gittik. Doğuya doğru pedal çevirdikçe ruh değişti. Batı Avrupa’nın tekdüze hayatı sıkmaya başlamıştı. Müze gezmek, kafede oturup bir kahveye 5 Euro vermek istemiyorduk artık. Budapeşte’de fiyatlar makul olduğu gibi, Macarlar da çok şeker insanlardı.


    devami:

    http://www.hurriyet.com.tr/seyahat/6934085.asp?gid=56


    aklima Aynur geldi bu yaziyi okurken...


  2. Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik

    Bisiklet atım gibi. Kendimi çok mutlu hissediyorum.




    Ayni seyi bende bir cok dusunmusumdur.

  3. #3
    Üyelik Tarihi
    30 Eylül 2005
    Bulunduğu Yer
    Bursa, Turkey, Turkey
    Mesaj
    38.331

    Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik

    Olay Amerikalı kocada bitiyor. Kaldır bakalım evdeki İç Anadolu delikanlısını, şöyle bir kilometre yürüyor mu?

    Baştan kaybetmişiz anacım..

    Peki sen böyle bir şey yapar mıydın diye sorarsanız...

    Puhaaaaa.....



    İlahi..

  4. #4
    Üyelik Tarihi
    19 Temmuz 2007
    Bulunduğu Yer
    bilgisayarın başında...
    Mesaj
    4.521

    Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik

    [quote]
    nerdogan yazdı:
    Olay Amerikalı kocada bitiyor. Kaldır bakalım evdeki İç Anadolu delikanlısını, şöyle bir kilometre yürüyor mu?

    çok dogru söylüyorsunuz nilgün hanım.pazar günleri hava guzelken yürüyelım dıyorum.yorgunum uyuyacagım dıyor.








  5. #5

    Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik

    nerdogan yazdı:
    Olay Amerikalı kocada bitiyor. Kaldır bakalım evdeki İç Anadolu delikanlısını, şöyle bir kilometre yürüyor mu?

    Baştan kaybetmişiz anacım..

    Peki sen böyle bir şey yapar mıydın diye sorarsanız...

    Puhaaaaa.....



    İlahi..
    Yok, onda da bitmiyor. Her Amerikali koca da "Haydi hayatim, dunyayi bisikletle dolasalim, ne dersin?" demiyor.

    Hos dese de, benim "hadi ordan" deme olasiligim yuksek.

    Gizem kizimiza aferin ama bana ters bu isler.



  6. #6

    Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik

    tam benlik. hadi simdi cikalim yola dese esim, hemen giderim. ben de diyorum, esim de istiyor ama zor tabi, hele kucuk cocukla.

  7. #7
    Üyelik Tarihi
    03 Ekim 2005
    Bulunduğu Yer
    izmir
    Mesaj
    15.248
    Blog Girişleri
    1

    Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik

    dunya turunu birak daha karadeniz turuna bile cikamadik be

  8. #8
    Üyelik Tarihi
    29 Ağustos 2003
    Bulunduğu Yer
    İstanbul
    Mesaj
    11.687

    Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik

    Başlığı okuyunca kesin Aynur açmıştır dedim.

  9. #9
    Üyelik Tarihi
    21 Mart 2003
    Bulunduğu Yer
    Gündüz Avrupa - Gece Asya
    Mesaj
    18.319

    Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik

    avucumdaki patikalar diye bir kitap okumuştum ve hep hayal etmiştim. gerçek bir hikaye. dünyayı dolaşmıştı. okurken onu hatırladım. bravooo bravoooo

  10. #10

    Re: Çantalarımızı hafifletmek için diş fırçamızın bile ucunu kestik



    Desesne koskoca Avrupayıda gezseniz türkeler kadar cana yakın ,sıcak kanlı ve turistti seven tamamaemn duygusalda olsa bulamzsınız

Benzer Konular

  1. Sonunda kestik (sizde resimlerinizi ekleyin :)).
    Konuyu Açan: handevrem, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 56
    Son Mesaj: 04 Mayıs 2008, 09:01
  2. ancincan kulakların çınlasın/sütten kestik
    Konuyu Açan: Tunay, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 9
    Son Mesaj: 25 Şubat 2008, 11:58
  3. Deprem çantalarımızı hazır tutsak olmaz mı?
    Konuyu Açan: Gunsu, Forum: Geyik.
    Cevap: 2
    Son Mesaj: 26 Kasım 2006, 00:10
  4. YILDIZ İPTAŞ için kötü haber, ev aramaya başladık bile...
    Konuyu Açan: FOURS_, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 137
    Son Mesaj: 28 Temmuz 2005, 16:08
  5. KIZIMIN SAÇINI KESTİK ÜZÜLEREK
    Konuyu Açan: japonbebek, Forum: Genel Forum.
    Cevap: 26
    Son Mesaj: 12 Kasım 2004, 20:15

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Dosya Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
 
 

Bu site Lidya.Net tarafından hazırlanmış ve yayınlanmaktadır © 1998-2012. Bu sitede yayınlanan yazılar, kaynak ve yazarı belirtilmek kaydıyla kullanılabilir.
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren AnneCocuk.com adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan ve yazdıkları yazılardan kendileri sorumludur.
AnneCocuk.com ile ilgili yapılacak tüm hukuksal şikayetler iletişim linkinden iletişime geçildikten sonra en geç 2 (iki) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve size geri dönüş yapılacaktır.