arkadaşlar bana gelen bir mail aşağıda. Aynen bizi anlatıyor.
sevgiler;
"Depresyona yardımcı bayan aranıyor
Geçen gün bir arkadaşım aradı 'Depresyondayım' şeklinde... Kendince bir
sürü nedeni vardı depresyona girmek için... Sebeplerini saydı da saydı bir
saat... Öylece dinledim, iyice döksün içini diye... Ve fakat, sonunda
dayanamadım:

- Kızım bu saydığın nedenlerin neredeyse tamamı benim için de söz konusu,
görünürde ve teoride hiç eksiğim yok senden bilesin.

- Sahi hakikaten sen niye girmiyorsun depresyona?

- Benim depresyona girecek mecalim yok da ondan. Gazeteye ilan vereceğim,
'Depresyona yardımcı bayan aranıyor' şeklinde..

- Dalga geçme yaaa..

- Ciddiyim yaaa...Sabahın köründe kalk, servise kızı yetiştir, oğlana
yumurta pişir, maillere bak, nette selamlaş, hal hatır sor vedalaş,
akşamdan kalmaları topla, bulaşık makinasını boşalt, doldur, kahvaltıyı
hazırla, günü planla, sofrayı topla, üç öğün yemek yap, üç öğün sofra kur
kaldır, arada çay kahve, kek, irmik helvası, kemalpaşa talısını araya
mutlaka sıkıştır, çamaşır as, kuruyanları topla, katla, şartsa ütüle
değilse dolaba tık, yerleri sil, tozları al, lavabo temizle, küvet ovala,
alışveriş, okul toplantısına yetiş... Eh mecalin ve de vaktin kalırsa
depresyona girmemezlik etme. Depresyon işi vakit, nakit ve de erkekli işi
güzelim.

- Saçmalama yaaa.. Otur bir koltuğa söyle düşün iki saat bak nasıl
girersin...

- Onu da yapıyorum arada... Karalı bir şekilde oturuyorum bir koltuğa tam
depresyona gireceğim düdüklünün düdüğü ötüyor..

- Offf yaaa... Dalga geçme...

- Kızım düdüklü ötmese, oğlan monopoli kutusunu koltuğuna kıstırmış karşıma
dikiliyor. Ya futbol oynayacaksın ya da emlak işi yapacaksın... Beşiktaş'ı
aldım, Şişli'yi sattım, ben sana on gol attım derken bakıyorum akşam olmuş.
Zırrrrr.. Kız geliyor, offuyor puffluyor, çanta bir tarafa, ayakkabı bir
tarafa fırlıyor, okulda aşk işleri Brezilya dizilerini aratır, benim bile
aklım basmaz olmuş. Odur, budur, unutur şeklinde bir geyik fırtınası, aşk
tatlıya bağlanıyor, sofra kuruluyor, kaldırılıyor, bağrış çığrış evde top
tüfek bebek ne varsa ortalığa saçılıyor, derken veletler sızıyor.

- Otur bir koltuğa depreş işte, sinir etme adamı.

- Mümkün değil, yorgunluktan oturur oturmaz uykum geliyor. Ya da radyoyu
açıyorum kafam dinlensin diye, bir bakıyorum müziğin neşesine kaptırıp
gitmişim kendimi, pür neşe gün bitiyor... Sen de müzik dinlesene. Müziğin
sesini sonuna kadar aç kendi sesini duyamazsın o zaman.

- Tüm şarkılar beni ağlatır oldu... Şarkı sözlerini üstüme alınıp, sabaha
kadar ağlıyorum...

- Hadi yaa ne güzel demek hala duyguların sapasağlam... Geçen gün gecenin
yarısı radyoda romantik bir müzik, gökte ay... Tek başıma evde yalnızım,
oturup duygulanacağıma bizim Ayşe'ye mesaj çektim.

- Ne dedin?

- 'Gökte dolunay, radyoda aşk müziği, kimi düşüneyim bilinemedim, aklıma
bir tek sen geliyon, napıyon?' diye... Gülmekten kasıklarımız ağrıdı.

- Herşeyi komikliğe vuruyorsun, ben yapamıyorum işte bunu...

- Gecelerin sessizliğinde romantizm suretiyle depreşmeye de mecalim yok
anlayacağın.

- Ben de dün geceden beri koltukta yatıp, zırlıyorum...

- Hemen tüm yardımcılarını gönder... Bütün işi sen yap... Yor kendini kızım
yor... Bak bakalım depreşecek mecalin kalıyor mu?

- Bir sevgili istiyorum artık galiba.

- Boşluğa düşen, adam peşine düşüyor galiba.... Kızım ne sevgilisi yaaa..
Vallahi gün boyu yaşanan yorgunluğun üstüne sevgilim yok diye değil
üzülmek, sevinçten göbek atası geliyor insanın... Benim önerimi ciddiye al
sen her derde dava valla... Beynini değil, bedenini yoracaksın. Bu kadar
basit!

Tüm depresyona girenlere şiddetle tavsiye ederim. Evi oyuncakla doldurun,
yerlerde süperman, barbie bebek ayakkabıları, bol kalem silgi, pokemon
kartları falan olsun... Adım atacak yer kalmayana kadar bulduğunuz tüm
küçük askerleri güzelce yere yayın. Banyo havlusuna sürekli makyaj
denemeleri yapan kızınızın dudak boyasını özenle bulaştırın. Ufak ufak
kağıtlara ergenlik bunalımını yansıtan aşk notları yazıp oraya buraya
tıkıştırın. Çalan telefonlara koşarken mutlaka ayağınıza bir iki peluş
oyuncak takılmalı. Çocuklarınız varsa, evde yemek yapma denemelerine hiç
ses çıkarmayın... Tek temiz kap kacak kalmayana kadar yeni mamalar denesin
yavrucaklar. Sonra banyo mutfak, yatak odaları her yeri derleyin toplayın,
yıkanacakları yıkayın.. Bin - binbeşyüz kere falan eğilin kalkın.

Depresyona girecek mecali, sevgili düşünecek hali kalan olursa kesin
sizdeki depresyon genetiktir azizim...

Mehtap Akdeniz"