• Altını Islatma

    <H2 align=center>ALTINI ISLATMA;<BR>BİR UYUM VE DAVRANIŞ BOZUKLUĞU</H2><P>Çocuklar genellikle 18-24 aylar arası tuvalet eğitimi almaya hazırdır. Gelişimi normal olan çocukların bir çoğu 2-3 yaş döneminde tuvalet gereksinimini haber verir, ancak bu yaşlarda organları üzerinde tam kontrol sağlayamadıkları için zaman zaman altlarını ıslatabilirler. Bu nedenle, 4 yaşına kadar arada sırada görülen altını ıslatma davranışı normal karşılanabilir. Çocuğun gelişimi normalse, tuvalet eğitimini normal dönemde aldıysa ve 4 yaşında olmasına rağmen gece veya gündüz altına kaçırma davranışı zaman zaman da olsa devam ediyorsa, çocuğun duygusal bir sorunu var demektir. Bu nedenle, anne-babaların kritik yaşlarda ortaya çıkan bu davranışı çok iyi takip etmeleri gerekir. Aileler genellikle '<U>normal kabul edilen alt ıslatma davranışı</U>' ile '<U>uyum bozukluğu olarak kabul edilen alt ıslatma davranışı</U>' arasında ayırım yapmanın zor olduğunu ifade eder. Anne-babalar aşağıdaki kriterleri göz önünde bulundurarak bu ayırımı daha kolay yapabilirler. Aşağıdaki kriterler karşılanıyorsa, çocuğun, 'alt ıslatma' davranışı, bir uyum ve davranış bozukluğu olarak kabul edilmeli ve bir uzmandan yardım alınmalıdır; çocuğun,<BR>- fiziksel, hareket, dil ve zeka gelişimi normalse,<BR>- tuvalet eğitimini aldıysa,<BR>- 4 yaşındaysa,<BR>- aralıkla da olsa gece ve/veya gündüz altına kaçırma davranışı varsa, alt ıslatma davranışı psikolojik bir soruna işaret ediyor demektir.</P><P>Alt ıslatma davranışı her zaman psikolojik bir sorundan kaynaklanmayabilir; organik bir bozukluk olup olmadığı mutlaka saptanmalıdır. Bunun dışında ateşli hastalıklar ve idrar yolu enfeksiyonları da altını ıslatma davranışına yol açabilir; bu durumlarda ortaya çıkan altını ıslatma davranışı kısa süreli ve geçicidir.</P><P>Bazı anne-babalar çocuklarının bilinçli olarak altlarını ıslattıklarını düşünebilir. Bu nedenle çocuklarını yargılayan, suçlayan, hatta cezalandıran aileler vardır. Oysa, çocukların büyük bir çoğunluğu, bilinçli olarak altlarını ıslatmazlar. Bilinçli olarak ıslatsalar bile, çevrelerine bir mesaj vermek için, yani rahatsız oldukları durumları ifade etmek için bunu yaparlar. Her iki durumda da ailelerin, cezadan ve suçlayıcı tavırlardan uzak durmaları gerekir. Bu tip baskıcı tutumlar sorunu artırmaktan başka bir işe yaramaz. Çoğunluğu bilinçsizce ortaya çıkan bu davranışı anlamak için alta kaçırma davranışının nasıl oluştuğunu bilmek gerekir; vücudumuzdaki kasların bir kısmını kendi irademizle denetleyebiliriz, ancak bir kısmı irademiz dışında hareket eder. Herhangi bir duygusal sorun yaşadığımızda, kaygı, korku veya gerginlikle idrar torbasını meydana getiren kaslar da vücudumuzdaki diğer organların kasları gibi harekete geçebilir. Tuvalet eğitimini yeni almış çocuklar bu organın kasları üzerinde yeterince kontrol sağlayamadıkları için altlarına kaçırırlar. Çocuklarda 'alt ıslatma' davranışının geceleri daha çok görülme sebebi de, çocukların bu kasları gece daha zor kontrol edebilmeleridir. </P><P>Birçok uyum ve davranış bozukluğunda olduğu gibi 'altını ıslatma' davranışı da sorunu gidermeye çalışan anne-babaların yanlış tutumları nedeniyle,<BR>- tırmanarak artabilir,<BR>- tırnak yeme, dikkat dağınıklığı, kıskançlık gibi yeni uyum ve davranış bozukluklarının ortaya çıkmasına neden olabilir,<BR>- öz-güven eksikliği, içe kapanıklık, aşırı kaygılı olma gibi sorunların ortaya çıkmasına katkıda bulunarak kişilik gelişimini olumsuz etkileyebilir.</P><P>'Alt ıslatma sorunu' olan çocukların anne-babaları aşağıdaki konularda dikkatli davranarak, sorunun artmasını ve yeni sorunlara sebebiyet vermesini engelleyebilirler. Sorunun çözümü için; temelinde neler yattığını bulmak ve sebepleri ortadan kaldırmak için ise mutlaka profesyonel yardım almaları gerekir. Lütfen, 4 yaşından sonra devam eden alt ıslatma davranışını önemseyin ve çevrenizden önerilen yöntemler ve kulaktan dolma bilgilerle hareket etmek yerine bir psikoloğa başvurun. Her çocuğun altını ıslatma davranışının altında yatan sebepler farklıdır ve bu sebepler ancak titizlikle çalışılarak ortaya çıkarılabilir. A<B>lt ıslatma davranışının çok yaygın bir sorun olması, geçici ve önemsiz olduğu anlamına gelmez, aksine ileriki yaşlarda okul başarısızlığından, içe kapanıklığa kadar pek çok önemli soruna neden olabilimektedir.</B> Ailelerin altını ıslatma davranışı olan çocuklarla ilgili dikkat etmesi gereken konular ve kaçınmaları gereken tutumlar aşağıda özetlenmiştir;</P><P>- sorunu çözmek için baskıcı ve aşırı disiplinli tutumlardan,<BR>- çocuğun bu durumunu kardeşleri dahil başkalarıyla onun yanında paylaşmaktan,<BR>- alaycı ve küçümseyici tavırlardan,<BR>- altını ıslatma davranışı için çocuğu cezalandırmaktan,<BR>- bu davranışın ortadan kalktığı durumlarda çocuğu ödüllendirmekten<FONT color=#ff0000><B>*</B></FONT>.<BR>- bu davranış nedeniyle ortaya çıkan sorunlardan (çamaşır vb.) şikayet etmekten,<BR>- bu davranışı olmayan çocuklarla çocuğu kıyaslamaktan,<BR>- altını ıslatmasını bahane ederek çocuğun taleplerini reddederek yiyecek ve içeceklerine <U>sürekli</U> kısıtlamalar getirmekten ve<B><FONT color=#ff0000>*</FONT></B><BR>- tuvalete tutmak için çocuğun gece uykusunu <U>çok sık</U> bölmekten kaçınmaları gerekmektedir<FONT color=#ff0000><B>*</B></FONT>.</P><P><B><FONT color=#ff0000>*</FONT></B> Ödüllendirme, gece tuvalete tutma ve içecek kısıtlaması, 'alt ıslatma davranışının' bir uyum ve davranış bozukluğu olarak kabul edilmediği durumlarda, bazı uzmanlar tarafından belirli bir süre uygulanmak koşuluyla, önerilebilmektedir. Bu yöntemler, 'alt ıslatma davranışının' bir uyum ve davranış bozukluğu olarak kabul edildiği durumlarda, çok nadiren bazı çocuklarda davranışı unutturmakta işe yarayabilir, ancak sorunu çözmekten çok baskıladığı (unutturduğu) için sağlıklı ve kalıcı bir çözüm yaratamamaktadır. Bu durumlarda, sorunun sebebi ortadan kalkmadığı için, sorun ya bir süre sonra yinelenmekte veya kendini yeni bir soruna bırakmaktadır.</P>
     
     

    Bu site Lidya.Net tarafından hazırlanmış ve yayınlanmaktadır © 1998-2012. Bu sitede yayınlanan yazılar, kaynak ve yazarı belirtilmek kaydıyla kullanılabilir.
    İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren AnneCocuk.com adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan ve yazdıkları yazılardan kendileri sorumludur.
    AnneCocuk.com ile ilgili yapılacak tüm hukuksal şikayetler iletişim linkinden iletişime geçildikten sonra en geç 2 (iki) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve size geri dönüş yapılacaktır.