Düşündüm de; ki ben hep düşünürüm bunu, yaşadığımız hayat, bazı insanlar, iyi-kötü şeyler hissettiren bazı olaylar, bazı aşklar, bazı anlar, bazı hareketler iz bırakmalı insanda. İzin nerede ve nasıl olduğunu çokta önemli değil aslında. O izi kimin bıraktığı ilgilendirir beni. Sanırım bu sebepten hayatım anlamlı, anlamsız derin, yüzeysel izlerle dolu benim. Yaptıklarım, yaşadıklarım, hatalarım ya da hissettiklerim beni hiç korkutmamış. Korkutsa da ben o zamanlar bunu anlayamayacak kadar toymuşum. Şimdilerde de korkmuyor hiç birşeyden benim gözüm ...
Önce seni ne denli sevdiğimi bir daha söyleyim. Bildiğini biliyorum ama yinede insan duymak ister, bilmek ister. Sen benim hayatımda hep bambaşka bir yerde duran birisiydin. Öyle başka bir rengin ve şeklin vardı ki senin. Bunu anlatamam sana, ama sen bilirsin seni nasıl ve ne çok sevdiğimi.
Sen görmüşsündür, hissetmişsindir elbet ama birde ben anlatayım istedim tüm olanları sana. Dinlermisin bilmem. Ben yazarken huzursuzum. İfade edemeyecekmişim gibi geliyor bazı anları. ...